Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu

4 Ağustos 2017 Cuma

Uçakta yer nasıl bulunur ve nasıl yerleşilir?

Her koltuğun numarası başüstü dolaplarında yazar
Bir uçağa girer girmez göreceğiniz ilk görüntü, daracık koridorda ellerinde bagajlarla yerleşmeye çalışan insanlar olacaktır. Nitekim, uçağa binişin en can sıkıcı yanlarından biri koltuğunuzu bulma ve yerleşme aşamasıdır. Yerleşmenin ilk adımı, uçağa geçiştir. Uçaklara, duruma göre yalnızca ön kapısından ya da her iki kapısından da yolcu alınabilir.

Uçak eğer körüğe bağlıysa; yani terminalden doğruca uçağa giriş olanağı sağlayan köprülerden geçerek uçağa biniyorsanız yalnızca ön kapıdan giriş yapılır.

Uçağınız açık park alanında durmuşsa, havalimanının kapasitesine ya da uçağın yolcu sayısına bağlı olarak hem ön hem de arka kapı kullanılabilir.

Uçakta yerinize yerleşmenin de bir adabı var. Gelin, bu hususlara sırasıyla değinelim.


Uçak körüğe bağlıysa


Uçaklar bazen körüğe bağlı olur.
Biniş kartınızın üzerinde pek çok bilgi yer alır. Biniş saati, kalkış saati, kimlik bilgileriniz ve yer numaranız gibi... Bir de grup bölümü vardır. Bu grup numarası yolcuların uçağa daha hızlı binmesini sağlamak amacıyla kullanılan bir uygulamadır.

Uçağa körükten yani tek kapıdan binilecekse, yolcu kabulü başladığında bu grup numaralarına göre yolcular sınıflandırılır ve uçağa alınır. Uçak 3 ya da 4 sınıfa bölünmüştür: Grup A, Grup B, Grup C, Grup D gibi...

Uçağın en arka kısmında oturacak olan yolcular D sınıfı ise, ilk önce uçağa D sınıfındaki yolcular kabul edilir. Bunun nedeni koridor henüz açıkken, en arkaya gidecek yolcuların ayakta beklemeden yerlerini almasını sağlamaktır. Ardından uçağın orta bölümü, en son da ön bölümünde oturacak yolcular uçağa kabul edilir.

Efendim en önce ben gelmiştim, sıranın başında ben vardım, siz bunları alıyorsunuz tarzı tartışmalara girmeden önce uçağa biniş adabını bilmekte yarar var. Ancak bu sınıflandırma düzeni her zaman uygulanmayabiliyor.


Uçak açıktaysa


Uçak açık park alanındaysa yolcular otobüslerle taşınır
Uçak açık park alanında ise yolcular uçağa otobüslerle götürülür. Genelde açık alanda park etmiş uçaklar hem ön hem de arka kapıdan yolcu alırlar ama böyle bir zorunluluk yoktur. Tek  kapı da kullanılabilir. Uçağın her iki kapıdan da yolcu aldığı durumlarda yine gözetmemiz gereken kurallar vardır.

Biraz akıl sahibi olan her insanın öngörebileceği üzere, uçağın 1 numaralı koltuğu en öndedir. Arka sıradaki koltuklar ise küçük uçaklarda yaklaşık 30'lu hanelere dek çıkar. Biraz dikkatli bakan herkes yolcuları uçağa getiren otobüslerde şu uyarı yazısını görür:

1-15 arası koltuklar için ön kapıyı; 15-30 arası koltuklar için arka kapıyı kullanınız.

Tüm yönlendirme ve uyarılara karşın hâlâ, 7. sırada oturup da uçağa arka kapıdan binen insanları gördükçe gözlerime inanamıyorum. Bunu akıl edebilmek ya da öğrenmek için her hafta uçak yolculuğu yapıyor olmaya gerek yok. Biraz mantık yürütmek kâfi değil mi?

50 santimetrelik uçak koridoru, yerine ulaşmaya ya da bavullarını başüstü dolaplarına yerleştirmeye çalışan yolcularla doluyken, biri elinde çantalarla en arkadan en öne nasıl geçer? Ya da bunu niçin dener? Böyle yolcular yüzünden biniş işleminin süresi uzayacak, uçak gecikmeye girecek, belki de kalkış sırasını yitirecek ve sırasını başka uçağa kaptıracaktır. Ve ne yazık ki bu tür yolcular yüzünden siz varacağınız yere gecikeceksiniz. İşte bu nedenle elinde ön sıralara kesilmiş biniş kartıyla arkadan uçağa binmeye çalışan yolcu görürseniz mutlaka uyarın.

Koltuğunuzu bulurken


Uçağa ilk kez biniyor olabiliriz. Bunda utanılacak sıkılacak bir yön yok. Amacımız bilgi paylaşımı olduğuna göre kimilerimize çok basit ve gereksiz gelebilecek birkaç bilgiyi burada yazmakta yine de yarar görüyorum. Biniş kartlarının üzerinde koltuk numaraları açık seçik yazar. Koltukların numaraları da başüstü dolaplarında belirtilmiştir. Kimseye "17C koltuğu nerede diye sormaya gerek olmadan, bu numaraları izleyerek yerimizi bulabiliriz.

Tek koridorlu uçaklarda koltuklar genelde 3 sağda, 3 solda olacak biçimde dizilmiştir. Uçağın solunda yer alan 3'lü sıra A-B-C koltuklarını, sağında bulunan 3'lü sıraysa D-E-F koltuklarını barındırır. A ve F koltukları pencere kenarı, B ve E koltukları orta koltuk, C ve D koltukları koridor kenarıdır. Zaten koltuk numaralarının yanında A ve F harflerinin yanında pencere simgesi bulunur.

Grup numarası ve Koltuk numarası biniş kartında yazar
Elbette her zaman pencere kenarını kapmak için saf ayağına yatan ve koridor tarafında olduğunu bilmesine karşın "aaa ben burası sanmıştım" diyerek pencere kenarına kurulan uyanıklar olacaktır. Yerinizi kaptırmayın. Erken gelip, pencere kenarını kapsalarmış!

Peki uçağınız çift koridorluysa ne olur? Çift koridorlu uçaklar genelde denizaşırı ülkelere, önemli dünya şehirlerine ya da yolcu talebinin çok yüksek olduğu Ankara, İzmir, Antalya gibi iç hat havalimanlarına uçmak için kullanılır. Bu durumda, sizi kapıda karşılayacak kabin memurları size yardımcı olacaktır. Burada biniş kartlarınıza bakarak sizi koltuğunuzun bulunduğu koridora yönlendireceklerdir.

Geniş gövdeli yani çift koridorlu uçaklarda koltuk dizilimi biraz gariptir  ve uçak tipine göre değişkenlik gösterebilir. Bu nedenle kabin ekibinin yönlendirmelerini dinlemekte yarar var. Eğer biniş kartınızda koltuk numaranızın yanından A-B-C-D-E harflerinden biri varsa uçağın birinci koridoruna, F-G-H-J-K harfleri varsa ikinci koridoruna yönlendirileceksiniz. Bu nedenle biniş sırasında numaranızı ya aklınızda tutmalı ya da biniş kartını kabin ekibine göstermelisiniz.

Tabii bunu, son dakika kapıya geldiğinizde, arkanızda uçağa binmeyi bekleyen onlarca yolcu varken değil, zamanında yapmalısınız.

Bavul yerleştirirken


Biniş işleminin bir an önce bitmesi gerekir ki uçuş ekibi hazırlıklara başlasın ve harekete geçilsin. Yanlış kapıdan binen yolcuların binişlerin yavaşlamasının bir numaralı nedeni olduğunu söyledik. En önemli ikinci etmen ise el bagajlarını yerleştirirken koridordaki geçişi engelleyenler.

Sanki arkada uçağa binmeyi bekleyen onlarca yolcu yokmuş gibi koridoru tıkayarak aheste aheste valizinden dergisini, tabletini vb çıkaran, çantalarını bir kaplumbağa gibi ağır ağır yerleştiren, paltosunu ceketini özenle uzuuuuuun uzun katlayarak başüstü dolaplarına yerleştirmeye çalışan insanları görürseniz uyarın! Dikkate almazlarsa avazınız çıktığınca bağırın. Yaptıklarının normal olmadığını anlamalılar.

Hele ki, maaile uçağa binerek sen şuraya otur, ben buraya geçeyim, ay yok ben orta koltuk istemem, uf yok ben pencere kenarından başka bir yere oturmam şeklinde kendi içlerinde pazarlık yaparken geçişi tıkayan aileler yok mu... Ölür müsün, öldürür müsün? Çekinmeyin, uyarın. Kabin ekipleri müdahale etmeye çalıştığında "Yörlöşmöyö çölöşöyöröz, görmöyö mösönöz" diye çemkiren bu tipler, diğer yolcular homurdanmaya başladığında adeta ürkek ve çekingen bir kedi yavrusuna dönüşürler. Bu da deneyimle sabit!

Uçakta kimse sizin hamalınız değil


Biliyorsunuz ki uçakta kabin içine alabileceğiniz bagajların ağırlığı uluslararası düzenlemeler gereği en fazla 8 kg olabiliyor ve belirli ölçüleri aşmaması gerekiyor. Ancak başta Türk Hava Yolları olmak üzere kimi şirketler Avrupa'daki diğer havayollarıyla yaptıkları rekabette bir adım önde olmak için kabin bagajlarının ağırlık ve sayı kısıtlamasını aşmasına göz yumabiliyor. Bu nedenle itiraf edelim, hepimiz kabin bagajımızı alabildiğince dolduruyoruz ve değil 8 kg belki 18 kg'lık hâle getiriyoruz.

Çalışanlar bagajınızı kaldırmak zorunda değil
Peki sonra ne oluyor? Hadi bay yolcuları bunun dışında tutacağım; zira genelde kendi işlerini kendileri görüyorlar. Bayan yolcular lütfen bana kızmasın ama sonra gördükleri herkesten "Pardon valize yardım eder misiniz?" diye yardım dileniyorlar. Kusura bakmayın, bu yardım istemi falan değil. Düpedüz insanı kullanmak demek. Kimsenin böyle bir zorunluluğu yok. Valizinizi kaldırabileceğiniz kadar doldurun.

Diyelim ki, siz hanımefendinin ricasını kırmamak için valizi aldınız yukarı koymak için kaldırdınız ama valizin alt bölümünde ağır bir şey var ve dengesiz ağırlık yüzünden bagaj kayarak elinizden düştü. Aksilik bu ya, tam da başüstü dolabının altında oturan yolcunun kafasına düşüverdi. 15 kiloluk bir valizin kafaya düşmesi insanı öldürür sevgili okuyucular. Boyun da kırar, beyin travması da yaşatır. Ömrübillah yakanızı kurtaramazsınız.

Bunu bildikleri için diğer yolculardan değil de, kabin ekibi üyelerinden yardım isteyenler var. Hadi pehlivan gibi erkek kabin memurlarını geçtim; çıtıpıtı hanım memurlara "benim valizimi kaldır" nasıl der insan?

Fakaaaaat gelin görün ki, bay olsun, bayan olsun kabin memurlarının sizin valizinizi kaldırmak gibi bir sorumluluğu yok sevgili okurlar. Erkekler biraz daha yardımsever olabilir ve özellikle gebe, çocuklu ya da yaşlı yolcuların valizlerini kaldırabilir. Ama reddederlerse bozulmak, kızmak, surat asmak, şikâyet etmek gibi bir hakkınız yok.

Gerginlik yaratmamak adına belki "siz de ucundan tutun, birlikte kaldıralım" diyebilirler. Bunun altında yatan mesaj, kendi işini kendin gör demektir. Günde 4 uçuş yapan bir kabin memurunun kabaca bir hesapla 600-700 yolcuyu karşılayıp, uğurladığını, bir o kadarına servis yaptığını gözönünde bulundurun. Bir de herkesin bagajını kaldırıp indireceklerse halleri nice olur. İşte bu nedenle iş sorumluluk ve yükümlülükleri arasında bizim valizlerimize yardımcı olmak gibi bir husus yok.

Eyvah bavuluma yer kalmadı!


Yukarıda kimi havayolu şirketlerinin kabin bagajı olarak birden fazla parçaya izin verdiğini söylemiştim. Durum böyle olunca özellikle tam dolu uçaklarda bizim koltuğumuzun üzerindeki başüstü dolaplarında bizim eşyamıza yer kalmayabilir.

Bu durumda çatmamız gereken kişiler kabin ekibi değil tabii. Çünkü sizin bagajınıza yer bulmak zorunda olanlar onlar değil. Ama sorunumuzu çözecek yegâne kişiler onlar. Onların tek amacı olabildiğince hızlı bir biçimde kapıları kapatmak olduğu için acilen yer görevlilerini çağıracak ve sorununuza çözüm bulmaya çalışacaklardır. Bu yer görevlileri ya sizin bagajınız için daha önde ya da daha arkada bir yer bulurlar, ya yer varsa bagajınızı business class'a kabul ederler, ya da en son çare hiç yer yoksa uçak altındaki kargo bölümüne gönderirler.

Yok efendim, benim bagajım benim koltuğumun yakınında olacak diye tutturmak kimseye yarar sağlamıyor. Gözlerimin önünde bagajının kargoya gönderilmesini kabul etmeyen bir yolcu "O zaman uçaktan indirileceksiniz" yanıtını aldı. Sordum soruşturdum. Yer görevlilerinin yolcu indirmek gibi bir hakkı varmış gerçekten.

Böyle çatışma durumlarında ortak bir çözüm bulmaya çalışın. Yer varsa siz yerinizi değiştirirsiniz ve bagajınıza yakın yere oturursunuz. Bagajınız koltuk altına sığıyorsa oraya alabilirsiniz ya da içindeki değerli şeyleri alıp, bagajınızı size gösterilen uzak koltuğun üzerine koyarsınız. Yolcu kaprisli olmadığı sürece, görevliler ellerinden geleni yapıyor; emin olabilirsiniz.

1 yorum: